Yiğit Adalı

ÇEVRE KİRLİLİĞİ  Hayatımız boyunca yapmamız gereken en önemli iştir çevremizi temiz tutmak. Çevremizi temiz tutmak hem bizim için hem de gelecek nesiller için önemlidir fakat kimse ne kendisini ne de gelecek nesli önemsemiyor. Kimisi yerlere çöp atıyor kimisi kimyasal atıkları doğaya bırakıyor. Çevre kirleten insanları anlamıyorum. Galiba şu hayat felsefesi ile yaşıyorlar ''Atmasam ne olacak sadece ben mi atıyorum ki?''.  İnsanlar şu şekilde düşünmeyi bıraksa çevre kirliliği bitmez mi sizce? Biter. İnsanlara bu düşünceyi aşılamamız gerekiyor bence.  

  DİJİTALLEŞMENİN TARİH ARAŞTIRMA VE YAZIM SÜREÇLERİNE OLUMLU VE OLUMSUZ ETKİLERİ Dijitalleşmenin tarih araştırma ve yazım süreçlerine etkileri çoktur. Dijitalleşmenin tarih araştırma ve yazım süreçlerine olumlu etkileri olduğu gibi olumsuz etkileri de vardır. Etkileri ise şunlardır Olumlu Etkiler 1)Erişim Kolaylığı: Dijitalleşme tarihi belgelerin ve kaynakların dijital ortama aktarılmasıyla araştırma yapanların coğrafi sınırlara takılmadan kolayca araştırdıkları konu hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlar. 2)Veri Analizi ve Araştırma Kolaylığı: Dijital araçlar ve yazılımlar sayesinde büyük veri kümelerinin analiz edilmesini kolaylaştırmıştır. Bu sayede tarihsel metinler vb. hakkında yapılan tarihi araştırmalar daha kolay hale gelmiştir. 3)Dijital Yayımlar ve Paylaşım: Dijitalleşme sayesinde tarihsel araştırma sonuçlarının dijital ortamda paylaşılması bilgilerin araştırma yapmak isteyenlere ve bilgi camiasına ulaşması daha kolay hale gelmiştir. 4)Etkileşimli Sunumlar: Dijitalleşme...

 Öğretmenler Öğretmenler bir toplum için çok önemli değil midir? Öğretmenlerin olmadı bir toplum nasıl olurdu? Kargaşa, kavga, karışıklık olurdu sürekli herhalde. Öğretmenler bir toplumun yapı kemiğidir bence. Öğretmenler sayesinde bir toplumda saygılı insanlar olur. Öğretmenlerin gelişmişliği bir toplumun gelişmişlik seviyesini belirler bence. Öğretmenlerimize saygı, sevgi göstermek gerekir. Öğretmenlerin de iyi şekilde öğretmenlik yapmaları gerekir. Yapmazlarsa toplum için kötülük yapmış olurlar. Öğretmenlerimiz bu yüzden toplum için çok önemlidir. Öğretmenlerimize saygı, sevgi göstermeliyiz.

Okuduğum Montaıgne'nin ''Denemeler'' adlı kitabının 229. sayfasında bulunan ''Pazarlık'' adlı denemenin konusundan etkilendim ve denemenin konusu hakkında düşüncelerimi paylaşacağım Alışveriş yapmak, para harcamak beni mutlu ve huzurlu ediyor. Nedenini bilmem ama çok zevkli bir iş benim için aslında. Başkalarını da mutlu etmeyi severim bu şekilde. Fakat konu hesap, kitap, pazarlık konusuna gelince çok fazla yanaşmam o alışverişlere. Başkası veya ben memnun olmazsam o alışveriş benim için karanlık bir alışveriştir. Ama pazarlık yapıldığı zaman bile karşı taraf ve ben mutlu olursam o şekilde olan alışverişlere gözümü kırpmadan giderim. Tabii sadece benim için mi böyledir bilmem. Ama genelde çok fazla bu durumlarla karşılaşmam mümkün olmuyor.

Okuduğum Montaıgne'nin ''Denemeler'' adlı kitabının 226. sayfasında bulunan ''Baştakiler ve Biz'' adlı denemeden etkilendim ve denemenin konusu hakkında düşüncelerimi paylaşacağım. Bizi yöneten insanların bizden daha zeki, daha dayanıklı olması gerekir bence. Bizden daha dayanıklı ve zeki olmazlarsa bizden daha aşağı bir varlık olurlar. Çünkü çok fazla vaat verdikleri için bizden daha çok çalışmaları gerekir. Hatta vaatlerini sadece yerine getirmekle kalmazlar. İnsanlarla da uğraşırlar. İnsanların sorunlarını dinleyip vaatlerine vaat eklerler bu daha emek ve çaba isteyen bir iş haline gelir. Aslında bizi yönetenlerden birine sorsak o daha iyi açıklar dediklerimi fakat objektif olmaları da gerekir tabii.

Okuduğum Montaıgne'nin ''Denemeler'' adlı kitabında bulunan ''Bitki ve İnsan'' adlı denemenin konusundan etkilendim ve konusu hakkında düşüncelerimi paylaşacağım İnsanları büyütmek bitki büyütmek gibidir aslında. Tarımda ekim yapmadan önce yapılan işler kolay fakat ekim yaptıktan sonra yapılan işler zor ve emek gerektirdiği gibi bence insan büyütmek ve yetiştirmek de öyledir. Bitki filiz verdikten sonra onu düzenli olarak sulamak ve düzenli, detaylı ve şekilde bakmak, onunla ilgilenmek gerekir aynı insanlarda bu şeklidedir bence. Çocuk doğduktan sonra onu terbiyeli, saygılı şekilde büyütmek onunla çok iyi şekilde ilgilenmek gerekir. Bitkilerle ilgilenmezseniz verim sağlamaz ve ölür. İnsanlarda bu şekildedir. Onlarla ilgilenmeyip onlara terbiye vermezseniz aynı bitkiler gibi verimsiz bir evlat yetişmiş olur ve topluma yarar vermek yerine zarar vermiş olunur.

 Okuduğum Montaıgne'nin ''Denemeler'' kitabının 104. sayfasında bulunan ''Özgürlük Üstüne'' adlı denemeden etkilendim ve denemenin konusunun hakkında düşüncelerimi paylaşacağım. Özgürlük benim hayatımın en önemli parçası olabilir. Özgür olmadan yaşamak benim için hiç yaşamamak gibidir. Kanunları çiğneyip eli kolu bağlı şeklide özgür olmadan yaşayan insanları anlamıyorum. Kendi iradeleri ile özgürlüklerini ellerinden aldılar. Belki ömürleri boyunca güzel dünyada bulunan çimenleri, yeşillikleri, ağaçları, denizler gibi güzel şeyleri göremeyecekler, kokularını alamayacaklar. Ben asla bu şekilde yaşayamazdım. Kim bu şekilde yaşayabilir ki hayata küsenlerden başka? Özgürlük en azından benim için hayatın kendisidir.

 Okuduğum Montaıgne'nin ''Denemeler'' adlı kitabının 14. sayfasında bulunan ''Kanunlar Üstüne'' denemesinden etkilendim ve denemenin konusu hakkında düşüncelerimi düşüncelerimi paylaşacağım. Kanunlar yürürlüktedirler fakat kanunlar acaba gerçekten doğru şekilde mi yürürlüktedirler yoksa sadece kanun oldukları için mi? Kanunlar neden vardır ki? Eşitliği sağlamak için mi yoksa sadece kanun olmak için mi? Kanunların insanlara kendisini dinletmeleri saçma bir güçten gelir. Aslında Montaıgne'nin dediği gibi ''Kanunlardan daha çok, daha ağır, daha geniş haksızlıklara yol açan ne vardır?''.

                            Ben okuduğum Montaigne'nin 'Denemeler' kitabının 30. sayfasında                              bulunan ''Dırdırcılar'' adlı denemeden etkilendim ve deneme hakkında                              düşüncelerimi paylaşacağım.   Mızmız ve dırdırcı olan insanları hiç sevmem. Bence kimse sevmez seven birini de görmedim. Bu şekilde olan insanlar hayatta kimseye bir faydası olmaz bence çünkü bu insanlar size moral vermek yerine sizin moralinizi bozar ve sizi bu şekilde başarısızlığa sürüklerler. Bu insanların yaşama sevinci de yoktur. Hayata karşı hep ters olur bu insanlar. Bu insanlar kendilerini hep kusurun bulunduğu yere götürürler çünkü amaçları kusurlardır. Bu şekildeki insanları hayatımda asla bulundurmam.